ŞEHRİ YAZMAK II

Geçtiğimiz hafta Malatya’nın merkezini dolaşmış, Beydağı’na gelip durmuştum. Beydağı’nın yeni hali beni her gördüğümde üzüyor. Çünkü, burayı benim için özel kılan çocukluğumun burada geçmiş olmasıdır. 1999 yılında yerleştiğimiz bu mahallede 2006 yılına kadar yaşamış ve çocukluğumun en hareketli yıllarını burada geçirmiştim. Şimdi tam o noktalara yatay mimari yapılacakmış. Ben, ta en başından beri bu mahallenin düzeninin bozulmamasından, eski yapıların her şeye rağmen kalmasından yanaydım. Müstakil ev kültürü burada öylesine güzel yaşıyordu ki mahalle ruhu 90’ları aratmayacak seviyedeydi. Beydağı’na baktığımda şimdi eskiye dair 3 mekanı görüyorum: İmar İskan Camii , Topal Mustafa Camii ve Yavuz Selim İlk ve Orta Okulu. Yavuz Selim okulu Beydağı’nın tam tepesinde . Burayı arkanıza aldığınızda sağınızda İnderesi’ne kadar solunuzda da tepe boyu uzanan Toki’ler sürüp gider. İnderesi’nden Çöşnük’e indiğinizde Çöşnük’ü pek fazla değişmemiş bulursunuz. Çöşnük’ten Yıldıztepe’ye gidip oradaki lüks villalar ve gecekonduların ahenkli dizilişini seyredersiniz.Buradan aşağı sarkarsanız Göztepe’ye gider, sağa dönüp direk devam ederseniz Orduzu Mişmiş Parka oradan da Turgut Özal Tıp Merkezine yol alırsınız. Öte yandan Göztepe- Elmasuyu güzergahı sukunet verir. Elmasuyu’ndan Orduzu Mezarlığını selamlar oradan da Orduzu Merkeze gidersiniz. Orduzu Merkezine kadar gelmişken Aslantepe’ye gitmemek olmaz. Yolun soluna döner, biraz gidersiniz ki karşınıza höyük çıkar. Uluslararası statü kazanması buranın değerini şimdi arttırdı. Biz höyüğün önünden 2 sene boyunca geçip Bahçebaşı Lisesine gitmiş, içine bir defa girme fırsatı bulamamıştık. Höyükten çıkıp yokuş iner, sonra bir de yokuş aşarsanız Taşpınar Mahallesi sizi karşılar. Burada 2 sene yaşadım. Taşpınar’dan Kaldırım’a yahut Leylekpınarı , Vaizpınarı yoluyla Eski Malatya’ya çıkarsınız. Buradan sağa döndüğünüzde yokuşu aşıp Hasan-ı Basri türbesine çıkmanız mümkün. Kırklar Şehitliği de yanıbaşında.Eski Malatya’nın her köşesinde bir tarihi mekan sizi karşılar Kervansaray’dan Ulu Camiye oradan Kanlı Kümbet’e adım adım gezip bu tarihi ilçeyi temaşa edersiniz doyasıya...

Malatya’nın belki de en huzur veren yeri Battalgazi eski ilçe merkezi olan ‘Eski Malatya’ diye tabir ettiğimiz bu mahalledir. Bir de Cemal Gürseli aşıp Konak’a giden yol vardır. Yemyeşil bir suretle sizi karşılar. Banazı, Horota, Aşağı Bağlar ise geçmişle bağlarını kopartmamış yerleşkelerdir.

Hasanbey’den Cengiz Topel’e kadar uzanan büyük caddeyi de unutmadan anayım. Bu caddeyi takip ederek ta Kernek’ten Çilesiz’e kadar ilerlemek mümkün.

Malatya’da son yıllarda araç sayısının hızla artması park sıkıntısına sebep oluyor. Şehrin trafiği belli saatlerde çok yoğun .Özellikle 17-21 saatleri arası bu yoğunluk en üst seviyeye ulaşıyor. Bu vakitlerde yaya olmak araç içinde olmaktan daha sevimli geliyor insana.

Son yıllarda mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava şartları, salgın hastalık,ekonomik sebepler ile insanların tadı kaçmış olsa da yaşam devam ediyor son sürat hızla.

Artan kütüphane sayısı, hayvanlar için yapılan temel ihtiyaç barınakları, tabiat parkı, botanik bahçesi ( hayvanat bahçesini doğru bulmuyorum), ihtiyaç paylaşım kutuları, askıda ekmek projesinin tüm şehre yayılması,trambüs bazı olumlu gelişmeler...

Yeni Camii ise hâlâ tadilatlardan kurtulamadı. Son şekli nasıl olacak bilmiyorum ama eskiyi aratacak gibi duruyor . Söğütlü Camiisinde de aynısı olmadı mı ? Güzelim abdesthane kalktı üst kattan , içi değişti, eski güzelliğini arattı bizlere.

Malatya’da 1000’e yakın camii var. Mart ayında sayı 985’di. Fakat Yeni Camiinin şehirde ayrı bir yeri var. Şehrin merkezindeki camilerin vakit namazlarında cemaat sayısı azımsanmayacak kadar çok maşaAllah. Şehrimizin bir özelliği de Mekke-i Mükerreme’den Medine-i Münevvere’ye çizilen bir düz çizgi üzerinde bulunması. Yani Malatya’dan kıbleye yöneldiğinizde Ravza’ya da dönmüş olursunuz . Bu da bizlere Allahu Teala’nın bir lütfudur, kıymetini bilirsek...

Selam ve dua ile...