Kolay yoldan kazanma fikri insanları cezbeder. Piyango bu yüzden revaçtadır. İnsanların piyangoya ümit bağlaması ise ipe un sermek gibidir. Yahut kazanın doğurması. Çünkü bu illeti kazanabilen (!) yoktur. Piyangonun çıkmadığı kişiler görünürde kaybederken, çıkanlar ise hayatlarında kayba uğrayarak büyük nedamet duyuyorlar. Hiçbir insan haramla mutluluk sağlayamıyor. Bir helal bin haramdan daha fazla huzur getiriyor ve tabiki beraberinde bereketi. Bu yüzden ısrarla faizin ekonomik strüktürü mahvettiğini yazıyorum. Çünkü faizin ölçüsünü soranlara Prof. Dr. Orhan Çeker hocanın Fetvalarım 1 kitabında verdiği cevabı daima hatırlıyor ve hatırlatıyorum. Hoca şöyle demişti bu güzel kitabın 244. sayfasında:
" Faizin mubah olması için zaruret ölçüsünü tesbit için domuz etini esas alabiliriz. Domuz eti hangi durumda yenebiliyorsa faiz de ancak o halde alınabilir. "
Bizler ne kadar çok para kazanırsak kazanalım ‘sadece midemizin alabileceği bir tas yemek, üstümüzü örtecek bir de libası kullanacağız. Ötesini istesek bile kullanamayacağız. Üç günlük dünya uğruna verilen mücadele sizleri de hayrete düşürmüyor mu?
Daha fazla kazanma hırsı insanları bazen tanınmaz yapıyor. Mal mülk sevdası bazen pusulayı şaşırtıyor. O yüzden fakirlik kadar bollukta imtihandır insan için.
Yokluk, insanları korkutuyor. Yokluk korkusunun insana yaptırdığı pek çok menfi şey var. Oysa rızkın kefilinin Allah-u Teâlâ olduğunu sürekli söyler, buna da iman ederiz toplum olarak. Ancak ömrümüzü garanti altına almış gibi seneler sonrasına birikimler yaparız.
Piyangoya tevessül etmenin sebebi de bu gelecek korkusu değil mi? Bazen ‘’Bu para çıkarsa torunlarım bile kurtulur ‘’ derler. Oysa kişi yarından bile emin olmamalıdır. Üstelik kendisi yediği gibi torununa bile haram yedirmeyi düşünmek ne kadar da üzücüdür.
Piyango’nun ‘milli’si olmaz diye geçmiş yıllarda yine yazmıştım. Belki 4 senedir yazdığım bu gazetede birkaç piyango yazım daha var. Muhteva olarak birbirine yakın yazılar. Ancak her sene bu uyarıyı yazmayı kendime bir borç olarak kabul etme sebebim, her sene sonuna doğru çarşıya gittiğimde berdevam karşıma çıkan o uzun kuyruklar…
İnsanların elbette ki söylenenlere kulak asmama hakkı mevcuttur. Fakat biz söylemekle mükellefiz. Bir şehrin en çok okunan gazetesinde yazı yazmak, bir kişiye bile ulaşabilmek için mücadele eden benim için elbette ki kaçırılmayacak fırsattır. Bunu da fikirlerimi söyleyerek sonuna kadar davama hizmet etme adına kullanmayı vazife kabul ediyorum.
Belki yazıyı okuyan ve piyango bileti almış yahut almaya karar vermiş bir Müslüman kardeşimin vazgeçmesine vesile olurum. Bundan daha büyük kazanç olabilir mi?
Milli piyangodan bahsederken Osman Yüksel Serdengeçti ağabeyi anmamak olmaz. Yarım asır önce piyango meselesi için şöyle demişti:
‘’ Hayatımda iki şeyin "Millî"sini sevmedim: Milli şef ve milli piyango.’’
Ben de 2018’de yılbaşına doğru yazdığım bir yazıda “bize ait olan şey, ‘milli ‘ olan bir şey haram olmaz” diyerek ekleme yapmıştım nâcizâne…
Şu da var, milli piyango özelleştikten sonra satışlarının yüzde 74 azaldığını okumak bana mutluluk verdi.
Bir insanın bile bilet almaktan vazgeçmesi, almışsa da yırtıp atması ne büyük saadet bilene…
Allah Resulünden (sav) gönüllere şifa:
“Sen Allah’tan korkarak(yanlış) bir şeyi terk edersen, Allah (c.c) sana ondan daha hayırlısını (dünyada veya ahirette) mutlaka ihsan eder!” (Ahmed, Müsned, 5/78, 79, 363)
Selam ve dua ile…
Yorum yazarak Sonsöz Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Sonsöz Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Sonsöz Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Sonsöz Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Sonsöz Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Sonsöz Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Sonsöz Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Sonsöz Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.