Doğru İş Yapanlar

Vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır. (M. KEMAL ATATÜRK)

Herkesin bir beraber olmak istediği kimselerdir. Ne yaparlarsa “ben demeden hizmet için karşılık beklemeden yaparlar”. Doğrudurlar, karşısındakilerin gelişmesine katkı sağlamak için desteklemeye çalışırlar, desteklerler ve çözüm odaklıdırlar.

İnsanlar, kendilerine verilen işi kutsal görür ve işin hakkı ne ise onu yapmak için çalışırlarsa başarılı ve doğru iş yapmış olurlar. Başkalarının hakkını yemeden, ayağını kaydırmadan hatasız, güzel ve en iyi şekilde yaparlarsa unutulmazlar.

Gölgesi doğru olan ve sıradan olmayan işler yapmak ve başarılı olmak için, her zaman, bilgili, güler yüzlü, tatlı dilli olurlar ve sır saklarlar. Hem de doğru hem de yalansız işler yapmak için, kötülüğe yol açmayan doğru projelerde, doğru kişilerle yer alırlar.

Doğru zamanda, doğru yerde olurlar. Zamanı ve kazançlarını israf etmeden, hiç kimsenin hakkını yemeden, başkalarının bilgi ve deneyimlerinden faydalanarak yaptıkları işten istedikleri neticeyi alana kadar iyiliklerin en yücesine çalışmayla ulaşırlar.

Zamanın gidişine ayak uydurarak, yarının bir garantisinin olmadığını düşünerek yüksek beklentilerle planlı ve programlı şekilde yaratıcılık ruhlarını yenilerler. Bilimden güç alarak yenilikler yapmak için hem okurlar hem de gezerler. Çok fazla çalışmak yerine doğru şeyler üzerine çalışırlar.

Bilmemeyi ayıp saymazlar, eksikliklerini gidermek için bilenlere sorarak düzgün, sağlam ve dürüst karakteriyle işini hakkıyla ve faydalı olacak şekilde yaparlar. Kendilerini ve başkalarını menfaatleri uğruna etrafına zarar verip dağıtmazlar, parçalamazlar.

Etkili olmak ve hedefine ulaşmak için, en zor işleri bilgili insanlardan yardım alarak çalışmaktan zevk alırlar. Yapılmaması gereken işleri yapmazlar. Emek vererek yaptıkları işin sonucuna önem ve değer verilmesinden de mutlu olurlar.

En iyiyi ben bilirim demezler. Sorumluluk ve vicdan sahibi oldukları için, hayatlarının her alanında adaletli ve samimidirler. İşini iyi yapmak için, hak ve hakikate, doğruluk ve dürüstlüğe dikkat ederler işlerini sağlam ve güzel yapmaktan zevk alırlar.

İşlerini baştan savmadan, iyi niyetle, doğru ve iyi yapmayı “iyilik yapmak” olarak görürler. İnsanlara karşı sorumluluklarından birisinin de işlerini “ilme” saygı göstererek yapmak olduğunu bilirler bunun için de adını lekeleyecek işler yapmazlar.

Merttirler, kalpleri yumuşaktır, kimseyi yalanın ve yanlışın bataklığına düşürüp dünya için gönül kırmazlar. Güçlü olmak için eğilip bükülmezler. Dokuz köyden kovulacaklarını bilseler de doğruları konuşurlar.  İşlerini aksatmadan, verdikleri sözde durarak iyi şekilde yaparlar. 

Paranın ve gücün kimde olduğuna bakmadan, hakkı tutar kaldırırlar. Yaptıkları her işin fakirin ve kimsesizin derdine çare olması için uğraşırlar. İşlerini” ince eleyerek, sık dokuyarak” kimseden laf, söz işitmeyecek şekilde “haktan ve hukuktan” ayrılmadan yaparlar.

Yaptığı işi küçük, büyük, demeden en iyi şekilde iyi ve severek yaptıkları için vazgeçilmez olurlar. Varmak istedikleri hedeflere kısa zamanda ulaşırlar. Başarılarıyla ve hizmetleriyle mutlu olurlar, hizmetten yararlananların da mutlu olmasını sağlarlar.

Her şeyi kendini bilerek ve içinden gelerek, kimsenin gönül darlığına düşmesine, aşından, işinden ve özgürlüğünden olmasına sebep olmayacak şekilde severek yaparlar Küçük düşmemek için, doğru düşünenlerin bilgilerinden yararlanırlar.

Dürüsttürler, şartlar ne olursa olsun yalana ve hileye başvurmazlar. Haksızlık karşısında susmazlar ve haksızlıklara boyun eğmezler. Her türlü sahteliğin ve haksızlığın karşısında, doğrunun ve doğruların yanında dururlar.

Her zaman neyi neden istediklerini bilirler. Hem kendisine hem de başkalarına samimi davranırlar. Söyledikleri ve yaptıkları konusunda doğru olurlar.