TEK ATIŞTA İKTİDAR

Halkımızın günlük hayatında kullandığı yaygın bir deyim var. "Meydanı boş bulmak" bu deyim mücadele edecek kimse olmadığında kullanılır.

 Şimdi kuşağı pek bilmez Turgut Özal’ın gelişini. Askeri yönetim partileri fesh etmiş sendikal kuruluşlar neredeyse yok gibiydi.

 Demirel, Ecevit, Erbakan gibi duayen siyasetçiler siyasetten men yasağı almıştı. Darbecilerin kuklaları demokratlık yapıyordu.

Günlerden bir gün hayatımıza girmişti Özal!

Mühendis, bürokrat, Amerika görmüş adamdı. Evren ekranların karşısına geçip onu suçlayana kadar kimse onun farkında bile değildi.

Birden meydan boş olunca halk askeri yönetime tepki olması için oyunu ona vermiş ve sonrasında tam gaz tek başına iktidar!

 Maalesef zaman zaman tarih tekerrürden ibaret oluyor. Şimdilerde de aynı durumu yaşıyoruz.

Demirel, Ecevit, Erbakan, Yılmaz, Baykal, Türkeş vefat ettiler .

Devlet içindeki paralel yapı tasfiye edildi. Koç, Sabancı, Doğan gibi etkilere sebep olacak sermaye sahipleri bir şekilde artık yoklar.

 Sol tamamı ile yok olmanın eşiğinde. Sol parti olarak sadece HDP var.

Demokratik solcular, radikal solcular, romantik solcular buharlaştı. Sağ partilerde de durum hemen hemen aynı.

Geçtiğimiz günlerde Bahçelinin Öcalan çıkışı milliyetçi cephenin tabutuna son çivi oldu. Destici’nin vatanperverliği 750 TL’ye endekslemesi milliyetçilerin ne kadar sığ olduklarını gösterdi.

AKP’den kopan türev partiler olan deva, gelecek gibi partilerde de durum aynı. Pek bir varlık gösteremiyorlar.

Birde çok uzun zamandan beri faaliyet gösteren ancak halka inememiş partiler var. Vatan, liberal, tip vb. Bu partiler halka inecek bir değer önermesine sahip değiller.

Ve pek tabii ki ana muhalefet partisi CHP!

Kaynak kodlarına din karşıtlığı yüklü!

 Kılıçdaroğlu’nun olası dönüşüne bel bağlamış olanlar hala bir şanslarının olduğuna inanıyorlar. Ancak ilk seçimlerde Özgür Özel’in gideceği her ne kadar belli olsa da yıllarca süren başarısızlık Kılıçdaroğlu’nun şansını tüketmiştir.

 CHP’de sırada İmamoğlu döneminin yaşanacağı açıktır. Mevcut iktidar yıpranmış, eskimiş zamanını doldurmuştur. Geçtiğimiz günlerde ekonomi bakanı Şimşek CNN Türk’te Ahmet Hakan ve Hande Fırat’ın konuğu olarak soruları cevaplarken şöyle dedi:

 İnsanlarımızın sorunlarını biliyoruz farkındayız ancak bize zaman lazım. Bu ifade zaten IMF programı uygulayan iktidarın içinde olduğu acınası durumu gözler önüne sermektedir.

Bakan beye sormak lazım sayın Bakanım 21 yıldır ülkeyi siz yönetiyorsunuz acaba bir 21 yıl daha yeterli olur mu?

İktidar yaşanan ekonomik darboğaz karşısında çaresiz durumda. Bakan’ın zaman istemesinin anlamı şudur:
 Şuan itibariyle ne yapılacağını bilmiyoruz zamanla bir şeyler bulmayı bekliyoruz.

İşte iktidarın durumu bundan ibaret. Birde son seçimlerde yerelde ağır bir kayıp yaşadılar. Tekrar iktidar olmak için Kürt vatandaşlarımızın oylarına göz dikmiş durumdalar. Ekonomik çöküntünün örtbas edilmesi için sürekli yapay gündemler üretiliyor.

  İsrail ve Filistin meselesinden sonra şimdilerde tekrar başa döndük. Karşımıza tekrar Kürt sorununu tekrar çıkardılar. İktidar kendi kuyruğunu kovalıyor. Bunu da Bahçeli’yi öne sürerek yapmaya çalışıyorlar.

Şu bir gerçek ki örgüt Öcalan’ın kontrolünden uzun zamandır çıkmış durumda. Öcalan’ın örgüt üzerinde bir bağlayıcılığı kalmamıştır.

 Bu nedenle örgüt Öcalan istese de silah bırakmaz. Kaldı ki Öcalan’ın silah bırakmaya dair bir isteği de yoktur.

Bu sadece seçim yatırımı olacaktır. Demirtaş’ ın tutuklanması ile HDP’ye giden oyları geri çekmek amacıyla yapılan boşuna bir hamledir.

 Amaç gündemi ekonomiden başka taraflara çekmek ve giden oyları geri getirmektir. İktidar alternatifi bir hareket tamda bu şartlarda ekonomi üzerinden tüm muhalefetini yapması gerekmektedir. Ancak yazımın başında da belirttiğim gibi iktidar alternatifi bir hareket de ülkemizde yoktur. Bu durum yeni bir siyasi oluşumun varlığı için çok uygun bir ortamı ortaya çıkarmıştır. Bu yeni oluşum başka ülkeler ile mukayeseli bir ekonomi muhalefeti ile sallantıda olan iktidarı tek hamlede mat edebilecek gibi duruyor.

Ancak siyasette değişkenlik esas olduğu için gelecek zamanın beraberinde ne getireceği de belirsizdir. Siyasette rakipler arasındaki üstünlük hep tek bir davranışla ortaya çıktığı için bu iktidarın süresini ekonomik koşullar üzerinden yapılacak muhalefet belirleyecektir.

 Vesselam…