Küreselleşen dünyada geldiğimiz noktada artık yerel, ulusal, sağ, sol gibi kavramlar artık tarihin çöp tenekesini bulmuştur. Taraflar artık bu dünyadan değil !
Ancak önceki eylemlerinden taraflar sorumlu olduğu için ben tarafları belirtmek amacıyla ve günümüz gelişmelerine uygun olarak astroloji biliminden yararlanmak istiyorum.
Bu sebeple sağ görüşlü kardeşlerimiz için Marslı, sol görüşlü kardeşlerimiz için Venüslü benzetmesini uygun buldum.
Taraflar iktidarları döneminde yaptıkları icraatlar ile kendilerini kanıtlamak amacıyla birbirlerine karşı halkı ikna etmek ve kazanmak adına türlü türlü asimetrik yalanları haykırıyorlar.
Mesela Marslı kardeşlerimiz Refahyol iktidarını savunurken yerlere göklere çıkarırken diyorlar ki; Cumhuriyet tarihinde ilk defa biz denk bütçe yaptık diyorlar.
Ekonomi bilimi ile uğraşan biri olarak bu iddiayı biraz açmak istiyorum.
Denk bütçe gerçekten bir başarımı? Dünyaya baktığımızda en gelişmiş ve zengin ekonomi Amerika birleşik devletlerinin. Ancak Amerikalı politika yapıcıları denk bütçeden İsa’ya sığınmaktadırlar.
Ayrıca Dünyada en fazla bütçe açığı veren, faiz ödeyen, en fazla borçlu devlettir Amerika. Bir ülkede en büyük girişimci, yatırımcı devlettir.
Devlet özel sektörün yapamayacağı yatırımları finanse edebilir. Çünkü devlet kısa, orta, uzun vadede iç ve dış borçlanmaya gidebilir. Ancak özel sektör için böyle bir durum söz konusu değildir.
Devlet yatırım yaptığı zaman piyasadan vasıflı ve vasıfsız personel istihdam edecektir. Piyasadan ara mallar için ihale ile alım yapacaktır.
Ürettiği malları ve hizmetleri halkın alım gücünü baz alarak fiyatlandıracaktır. Fabrika için arazi, inşaat, makine, araç gereç, teçhizat alımları ile devlet üretim için türlü giderlere katlanacaktır.
Bu da bütçede sürekli açık anlamına gelmektedir. Eğer devlet personel almıyorsa, yatırım yapmıyorsa, borç almıyorsa bu devletin kemerleri sıktığı anlamına gelmektedir.
Bu durum devletin iktisadi olarak zor bir durum içinde olduğunu borçlanmaya ehil olmadığı mesajını uluslararası finans çevrelerine verecektir.
Diğer bir deyişle denk bütçenin olduğu ülkede ekonomik darboğaz var demektir. Denk bütçe bir başarı değil aksine küçülmenin, sıkışmışlığın, çaresizliğin açık göstergesidir.
Bu iddialara karşılık Venüslü kardeşlerimizde Kemal Derviş politikalarını savunuyorlar.
İddia şu;
Diyorlar ki bankacılık sektörünü 2001 krizinden sonra biz bugünkü modern haline getirdik. 2008’de ki dünya global krizi bize bu yüzden zarar vermedi diyorlar.
Bankalar finansal sistemin temel kurumlarıdır. Amacı sisteme devlet tarafından sunulan para arzlarını halka uygun şartlarda çeşitli ihtiyaçlar için kredi vermektir.
Ve temel amaç sisteme sunulan fonları finansal tabana yayarak halkın geniş kapsamlı bir şekilde bu fonlardan istifade etmesini sağlamaktır.
Ancak Venüslü kardeşlerimizin övündüğü bu yapı zengini daha zengin fakiri daha fakir yapmıştır. Çünkü bankaların sunduğu kredileri yalnızca garanti ve teminat gösterebilen bireyler almaktadır. Garanti ve kefalet gösteremeyen bireyler ise bu kredilerden mahrum kalmaktadır.
Fırsat eşitsizliği içerisinde doğmuş fakir bireyler servetlerinin olmayışından dolayı bu fonlardan yararlanamayacak ve emek gelirine mahkûm olacaklardır.
Ancak miras serveti olanlar yeterli garanti ve kefaleti gösterebildikleri için kredilerden yararlanabilecek ve sermaye geliri elde ederek daha da zenginleşecektir. Marslı ve Venüslü fedailer kendini kanıtlamak adına söylenile gelen asimetrik yalanlara ortak olup neyi savunduklarından bir haber siyasete kalkışmışlardır.
Ancak söylediklerinin nereye değdiğinden ise hiç haberleri yok. Bu sebeple kardeşlerim kimi ve neyi savunduğunuzu bir kez daha düşünün.
Yazımın başında küreselleşme ile ulusal ve yerel bir ayrımın kalmadığını söyledim. Ancak her ne kadar böyle olsa da her hal ve şartta Vatan Millet Malatya !
Vesselam..
Yorum yazarak Sonsöz Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Sonsöz Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Sonsöz Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Sonsöz Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Sonsöz Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Sonsöz Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Sonsöz Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Sonsöz Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.