DEPREM VE DAYANIŞMA

06 Şubat 2023 depreminde en büyük kayba ve yıkıma uğrayan onbir şehirden birisi de Malatya oldu. Binalar yıkıldı, telafisi imkânsız acılar doğdu, yaralar açıldı.

Kaybedilen on binlerce canların telafisi yok, hepsine rahmet olsun.

 İl dışına giden  yüzbinlerce depremzedeler gittikleri yerlerde,  Malatya'da kalan on binlerce depremzedeler Devletimizin organizasyonu ile AFAD  Kızılay, Belediyeler , Türk Silahlı kuvvetleri, Sivil toplum örgütleri, vatandaşlarımızın ve yurt dışından gelen yardım kuruluşları, Arama kurtarma ekipleri deprem bölgelerinde canla başla çalıştılar.  Depremzedeleri konteyner kentlere, çadır kentlere, sağlam olan resmi dairelere, misafirhanelere, öğrenci yurtlarına, gönüllü evlere yerleştirildiler . Depremzedelere her türlü maddi ve manevi yardımlar yapıldı... Türkiye Cumhuriyeti Devletinin vatandaşları bu doğal afette birlikte tek yürek oldu...

Yaşananlardan ders çıkaran, gelecekteki olaylar için önlem alan, gerçeklere tanıklık eden, ne olduğunu  ve nasıl olduğunu anlatan sorumlu yönetici insanlara ihtiyacımız var.

***

Depremden altı ay sonra;

1 Ağustos 2023 günü Bostanbaşı'dan (Barguzu) şehre doğru arabamla yola çıktım.

Karakavak, Kayalık, Güngör cad. Tecde, Fahri Kayahan, Özalper mahallesi, İstasyon virajı, Sıtmapınarı, Dörtyol , Çarşı güzargahını takip ettim.

 Belediyeler imar rantı  yaratmak için Asbuzu bağ köylerini  tarım arazilerini her yeri imara açtılar. Bu yerlere yapılan  çok  katlı sitelerin apartmanların arasından geçtim.  Savaştan çıkmış, terkedilmiş şehirlerden beter görüntüler vardı.

Bilim adamlarının bu doğal afet olan depremde  ortak görüşü;

İnşaat yönetmeliklerinin uygulanmaması ,  Rant için tarım arazilerinin imara açılması,  hükümetlerin imar barışı yasaları, denetimlerin bilimsel yapılmaması nedeniyle

  siteler, binlerce  apartmanlar, camiler, okullar, resmi daireler depremde kimisi yıkılmış kimisi  harabe halde... 

'Asrın felaketi" dediler ama...depremde on binlerin ölümü kader mi, ihmaller zinciri mi?

Depremin on bir şehirde meydana gelmiş ve çok geniş bir coğrafyayı etkilemiş olması, ülkede büyük sıkıntılara neden oldu. Bu nedenle Türkiye'nin yakın tarihini derinden etkileyen en önemli olaylardan biri olarak kayıtlara geçti...

Malatya'da her semtte iş makineleri ağır hasarlı binaları yıkıyor.

Her yer toz, toprak içinde. Yollar kapalı, ne alttan, ne üsten kapalı olduğuna dair bir uyarı levhaları yok.

Enkazın molozlarına adet yerine bulsun diye ara, sıra göstermelik su döküyorlar hepsi o kadar!

Depremde ölmedik ama; sulamadan yapılan yıkımlar ve sonrasında yerinde ayrıştırma nedeniyle bolca asbest soluyoruz. Depremden sağ kurtulanlar da akciğer kanserinden ölüp gideceğiz.

İnönü Mah. Billurkent Sitesi  bizim evimiz  ikinci depremde yıkıldı.

Dört yol, Emeksiz alt geçidinden, Kışla caddesi, Cezmi Kartay, Taştepe çevre yoluna kadar göz alabildiğine yerler tarla gibi olmuş.

2020 yılında Elazığ depreminden sonra milyonlarca para harcanarak restorasyonu yaptırılan şehrin göbeğindeki Teze Caminin

ne yarım minaresi ne de kendisi var artık! Fuzuli caddesinde yıkılmadık bina kalmamış...

Malatya’nın her köşesinde  planlı bir şekilde  yıkım yapılıyor. Ama ortalıkta yıkılan binalardan yayılan katı, gri bir toz kaplıyor kentin dört bir tarafını.

Hafriyat kamyonları durmadan çalışıyor, hasarlı binalar yıkım sıralarını bekliyor, insanlar sessizce hatıralarının ve geçmişlerinin silinmesini izliyorlardı.