Tarihlendirme:
Camide avluya girişin sağlandığı kuzeybatı köşede yer alan kapı üzerinde yer alan kitabede yazılar okunamayacak kadar bozulmuş olup, en alt satırda H. 1299-M. 1882 tarihi okunabilmektedir. Müftülüğün avlu duvarlarına astığı levhada ise 1890 tarihi yazmaktadır. Caminin yapı tarihi olarak 1882 yılını temel almak kanaatimizce daha doğru olacaktır.
Değerlendirme:
Söz konusu cami mimari, üslup, süsleme ve tarihi bakımdan 2863 sayılı yasa kapsamında kaldığından tescil edilmesi ve grubunun I. grup olarak belirlenmesi tarafımızca uygun görülmüştür. Konunun görüşülmek üzere Sivas Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’ne gönderilmesi hususunda gereğini arz ederiz. 22.02.2019 "Alıntı"
***
Köşk Minareli Camii örneği İskender Camisi
Köşk Minare avlunun kuzeybatı köşesine yerleştirilmiş bir adet kesme yontu taş 13 basamaklı merdivenle ezanlığa ( köşk minare, baldaken) ulaşılmaktadır. 2015 yılında ezanlığın üstü ve cami çatısı saçla kapatılmıştır. Çirkin bir görüntü oluşturmuştur.
***
Ülkemizde turizmin gelişmeye başlamasıyla Andolu'yu birçok yerli ve yabancı turist gezmeye başlamıştır.
Turistlerin tarihi eserleri gezerken gördükleri ' köşk minarenin' ne olduğunu sormaktadır. Maalesef pek çok rehber , gezi yazısı yazan, videosunu çeken , hatta cami imamı bile yeterli bilgiye sahip olmadıkları için bu kilisenin camiye çevrilmesiyle kilise çan'ının söküldüğünü ve köşk minareye çevrildiğini söylemektedirler.
Gerçekte alakası olmayan menfi propogandası yapılan bu yanlış anlaşılmanın düzetilmesi ve bu yapı tarzının Anadolu'da, hatta Balkanlarda köşk minarelerin doğrudan yapıya veya avlu duvarının bir cephesine bitişik merdivenle çıkılan bir şerefeden ibaret köşk tipi minareler bulunmaktadır. Baldeken tarzı / minber minare Anadolu Türk mimarisinde Selçuklulardan başlayarak Osmanlı devleti döneminde ve ardından Türkiye Cumhuriyeti devletinde de türbe mimarisi dışında köşk, mescid, ezanlık ve şadırvan gibi yapılarda uygulanmıştır...
***
Kültür Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı müftülükler, Vakıflar Bölge Müdürlükleri işbirliği içinde bütün camilerin tarihi olsun, olmasın mimari özellikleri ve tarihçesi bir levhaya yazılıp uygun bir yere asılmalıdır. Camilerin birer birifing dosyası tarihçileri ,fotoğrafları ile birlikte hazırlanarak bir nüshası camilerde diğer nüshası Müftülüklerde olmalıdır.
Mimari yapı olarak ana hatlarıyla bir kiliseye atrium (avlu), narteks (ön mekan), naos (cemaatın toplantı yeri, apsis (altar odasının doğusunda yarım kubbeli mimari unsur) bölümleri ve çan kulesi Hıristiyanlığa ait motif, haçlar, kitabesi ve tarihi yazılı belgesi olur. Bu özelliklerin hiçbiri bu tür mescitlerde görülmemektedir.
İskender Camisi gibi aynı mahallede 1895 tarihli İlyas Tenekeli Camisinin de köşk tipi minaresi vardır.
Malatya’da örnekleri olduğu gibi Anadolu’nun iç bölgelerinde Nevşehir Avanos ve Gülşehir’de sıkça görülen, doğrudan yapıya veya avlu duvarının bir cephesine bitişik bir merdivenle çıkılan bir şerefeden ibaret köşk tipi minareler bulunmaktadır.
Selçuklu ve Osmanlı devrinde halk ilk Mescid-i Nebi'yi örnek alarak mütevazı mahalle camileri yaptırdığı halde başta padişah olmak üzere iktidar sahipleri bilhassa gösterişli büyük kubbeli camiler yaptırmaya özen göstermişlerdi. Zira ne peygamber Hazreti Muhammed ne de onun dört halifesi zamanında yaptırılan camilerin hiçbirisinde minare ve kubbe yoktu. Minareler kilise çan kulelerinden, kubbe roma tapınaklarından ve kiliselerinden esinlenilerek sonraki devirlerde camilere ilâve edilmiştir.