Ekonomi konusunda menfi düşünenler ekseri, döviz kurundaki artışa bakarak ülke ekonomisinin kötüye gittiğini iddia ediyor. Daha doğrusu öyle olduğuna inandırılmış bir kitle var karşımızda. Yapılanlara, yaşananlara bakılmaksızın inanan, her durumu kötüye yorumlayan bir kesim...
Onlara musallat olan hile, yalan ve iftiralar muhalefetin beslediği artıklardan neş’et ediyor. Yani onları tahrik eden, yanlış yönlendiren, doğruyu eğri gösteren, hakkı hakikati tersine anlatan o muhalefet, genç dimağların ayarları ile oynuyor...
Yalan, yanlış, hile ve safsatadan ibaret olan bu lakırdıları kendilerine inanan kesimlere ezberletmeye çalışan bu muhalefet, son 50 yılda yapılamayan asgari ücret zammına burun kıvırıyor, açıklanan rakamı beğenmiyor...
Adamın biri de çıkıyor, ‘e bu rakam doların artışına göre düşük kalıyor’ diyor. Sanki 100 yıllık devlette tüm iktidarlar asgari ücreti dolara göre belirliyordu, öyle mi?
Akıl, mantık, iz’an yok bunlarda. Milletin aklını bulandırmak yetmemiş, kendi belediyelerimizde biz bu kadar asgari ücret vereceğiz diyerek, aklı sıra verilen rakamı küçümsüyor, görmezden geliyor...
2-3 yıldır bu belediyeler ellerinde, neden daha önce asgari ücretin üstünde bir rakamı işçilerine vermediler de daha önce yapılmamış bir zammı küçük göstermek ve taze zihinlerin aklını bulandırmak için ellerindeki belediyeleri kullanarak, biz daha fazlasını vereceğiz diyor...
Bu düpedüz soytarılık değil de nedir peki? Tüm dünyada bir ölçü ve denge var ve asgari ücret de buna göre belirleniyor. Ama bugün tek dertleri dolar da dolar olmuş...
Neymiş dolara göre azmış, dolara kıyaslan asgari ücret belirlenmeliymiş. İyi o zaman tüm taammülleri yıkalım ve dolara göre bu ücreti belirleyelim...
Yani dolar 15 liradan 5 liraya bile düşse önemli değil, yine de dolara göre işçinin emekçinin hakkını ödeyelim. Ülkedeki faiz ve enflasyona göre asgari ücret belirlemeyi ortadan kaldıralım. Alım güçlerine göre de belirlemeyelim. İş veren ve işçi arasında yapılan sözleşmeleri de ortadan kaldıralım. Dolar ne kadarsa ona göre maaşları belirleyelim...
Dünyada bir tane örneği var mı bunun? Hangi ülke, kendi işçi ve emekçilerinin asgari ücretini dolar kuruna göre belirliyor (ABD hariç). Hangi ülke ben tüm bu kaideleri ortadan kaldırıyorum, ülkede kendi milli paramıza göre değil, dolara göre asgari ücreti belirleyeceğim diye bilmiş...
İktidar elinizdeyken veyahut çok önceleri bu belediyeler sizdeyken niye asgari ücretleri talep edilenin çok üstünde hiç yapmadınız?
Kendi iktidarınızda yıllarca bu halkı, emekçiyi, işçiyi neden üç kuruşa muhtaç ettiniz? Beğenmediğiniz bu yüzde 50 zammı sizler daha önce neden hiç uygulamadınız, hakkı hak sahibi neden teslim etmediniz?
Bu milletin yakasından düşün artık ey muhalefet. Yalan siyasetini terk et ve özüne dön...
Hiç şüphe yok ki, verilen bu zam bir nebze de olsa işçiye-emekçiye nefes aldıracak. Son 50 yılın en büyük artışını gördük. Hatta 4 bin lirayı bile bulamayacağı düşünüldü ki, bu rakam 4 bin 250 lira olarak açıklandı...
Esasen sadece bu durumdan işçi değil, işveren de nasiplendi. Zira işverenler, vergi ve damga pulu gibi 450 lira kadar bir yükten kurtarıldı. Hem işçi, hem işveren düşünüldü ve ortak bir noktada bir araya gelindi...
Geriye fahiş fiyatlarla milletin belini büken şirketlere, firmalara, holdinglere, fırsatçılara, karaborsacılara, hırsızlara ve ahlaksızlara sıra geldi...