Gençlerin Saygısızlığı ve Asımın Nesli

Bir önceki “İstiklal Şairimizi Rahmetle Anıyoruz” başlıklı yazımızda Milli Şairimizin anılmasıyla ilgili duygu ve düşüncelerimizi okuyucularımızla paylaşmıştık.

Yazının yayımının ardından Kongre Kültür Merkezinde bir program düzenlendi. Tabi bunu da takip ettik. Haberciler olarak bizim işimiz de görevimiz de budur.

Bu tür Programlar yapılırken salonu doldurmanın çok zor olduğunu biliyoruz. Hele de konu milli ve manevi değerler olunca işin ehemmiyeti daha da çok anlaşılıyor.

Program düzenleyicileri, Miting alanı değil ki partiler arabayla mahallelerden köylerden araçlarla adam taşısınlar. Mecburen okullara duyuru yapılıyor, öğrenciler davet ediliyor. Dolayısıyla öğrenciler hem bir etkinliğe katılmış oluyor. Hem de salonlardaki doluluk oranı artmış oluyor.

Dolayısıyla geçtiğimiz hafta Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u anma programı vardı. Biz de basın olarak katıldık.

Birçok programda olduğu gibi bu programda salonun büyük bir bölümü öğrenciler tarafından doldurulmuştu. Buraya kadar her şey normal.

Ama konuşmacılar kürsüde konuşmaya başlayınca, dinleyen olmayınca konuşmacının da dikkati dağılıyor. Dinleyenler de bir şey anlamıyor. Hele hele konuşmacı spontane yani yazılı olmadan, irticalen konuşuyorsa tamamen konsantresi bozuluyor.

Akif’i anma programında konuşmacılar kürsüde konuşurken salonun bir bölümünde yer alan öğrenci grubu bir türlü programa adapte olamadı. Gerek çıkardıkları seslerle, gerek hareketlerle adeta salonun havasını provoke etti diye bende bir algı oluştu.

Programı izleyen protokol heyeti içinde yer alan Sayın Valimiz Hulusi Şahin ise kürsüdeki konuşması sırasında çok önemli ve bir ders verdi. Bu konuşmayı haberlerimizde yazmıştık.

Ancak yazıda konumla ilgili olan konuşmanın bir bölümünü yeniden burada da paylaşmak istiyorum.

Sayın Valimiz konuşmasında şu ifadeleri kullandı.

“ Ben burada siz gençlere birkaç şey söylemek istiyorum. Asımın nesli diyor ya merhum Akif. İstanbul Cağaloğlu’nda İstanbul Erkek Lisesi var. İstanbul Erkek Lisesini gezdiğiniz zaman Lisenin duvarlarında asılı duvar saatleri var. Burada 03.30 da sabitlenmiş bir duvar saati görürsünüz. O nedir bilir misiniz?

18 Mayıs’ı 19 Mayıs’a bağlayan gece İstanbul Erkek Lisesinin 50 Lise Öğrencisi Çanakkale’de şehit olmuştur. Seferberlik sırasında Lise ve Üniversite öğrencileri askerlik kapsamı dışındaydı. Ama İstanbul Lisesindeki ve pek çok lisedeki öğrencilerin tamamı bu savaşa gönüllü olarak katıldılar.

Hatta bazı kız lisesi öğrencilerinin erkek kıyafeti giyerek gizlice Çanakkale savaşına gönüllü olarak gittiler. Hatta içlerinden bazıları rütbe alarak onbaşı, çavuş olanlar da var. Bunların da büyük bir çoğunluğu şehit oldu.

İşte Asımın Nesli bunlardır. Namık Kemal, diyor ya ‘'Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini. Yok, mudur kurtaracak bahtı kara maderini' diyen Asımın nesillerine ihtiyacımız var. Burada saygı duruşunda dahi durmada zorluk çeken gençlere duyurulur.”

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Abdulvahap Kaygusuz - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Sonsöz Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Sonsöz Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Sonsöz Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Sonsöz Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket Malatya Büyükşehir Belediye Başkanlığı İçin Kime Oy Vereceksiniz?
Tüm anketler