Güneşin ilk ışıklarıyla birlikte işe koyulan, hatta bazı sokak toplayıcıları ise, geceleri toplama yapmakta. Bazen yağmur altında, bazen fırtına eserken, bazen zifiri karanlıkta, bazen dondurucu soğuklarda ve bazen de kavurucu sıcaklarda kentlerin yoksul insanları; sokak toplayıcıları rızıklarını ararlar.
Belediyeler tarafından toplatılan çöpler merkezlerde ayrıştırılsa da, bu ayrıştırmayı kolaylaştıran ve Belediyelerin yükünü hafifleten gizli kahramanlar var. Bunlar her yaştan çoluk, çocuk , yaşlı , kadın erkek geri dönüşüm yapılabilecek eşyaları çöplerden toplayarak geçimlerini sağlayan vatandaşlar, yapılan bu iş için teknolojik destek bekliyor. Kimi kamyonetle, motosikletle ,kimi el arabalarıyla çekmeye, kimi ise iki tekerlekli üstünde büyükçe çuvalla' çekcek' sırtında taşıyarak toplamaya çalışıyor. Bu işi yapanların yer ve bölgelerinin tespitinin yapılması. Bu işi yapanlara belediye tarafından 'çekçek' dedikleri arabanın tasarımını geliştirilerek verilmesi.
Her türlü hastalık yapıcı mikroorganizmaların yaşadığı çöp kutularını, konteynırlarını eşeleyen, her mahallenin hatta her sokağın kendi deyimleriyle “atık kağıt, cam, lastik ve metal işçileri” veya “çekçekciler”dir; sokak toplayıcılar.
Ülkemizde de yüz binlerce insan, sağlık sigortası ve sosyal güvenlik hakları olmadan sokak toplayıcıları; günde çekçekleri ile ortalama 8-10 kilometre yürürler ve yaklaşık 12 saat çalışıp topladıkları atıkları 60-80 TL gibi düşük bedelle hurdacılara satarlar.
İnsanlar, evde ve işte ambalaj atıkları dahil her türlü atıklarını çöp torbalarına, bidonlarına ve kutularına atıyorlar. İşsizliğin yol açtığı yoksulluk ve imkansızlık, insanları kağıt, cam, plastik ve metal gibi geri dönüştürülebilir atıkları, çok tehlikeli atıkları ve hastalık yapıcı mikropları da bünyesinde barındıran çöp bidonu, torbası ve konteynırı içinden ayıklayarak toplayan, atık toplama depolarına satan, böylelikle geçimlerini sağlayan, yüz binlerce sokak toplayıcısı, hayatta kalma mücadelesi vermektedirler. Ve rızkını kirli, paslı ve mikroplu çöplerin içinden, eldivensiz ve maskesiz, rızıklarını arayan sokak toplayıcıların sağlıkları, çöplerinin için yavaş yavaş hasta oluyor.
Sokak toplayıcıları, topladıkları geri dönüşüm atıklarının büyük çoğunluğunu ruhsatsız, geçici faaliyet belgesiz ve lisanssız hurdacılara/depolara satmak zorunda kalıyorlar; böylelikle hurdacılık/depoculuk faaliyetleri yaygınlaşmaktadır.
Diğer yandan, mevcut sistem dolayısıyla bazı ilçe belediyeleri tarafından anlaşma yapılan lisanslı ambalaj atığı kaynakta ayrı toplama yapması gerekenlerin bir kısmi, gayri resmi bir şekilde düşük ücretle çalışan sokak toplayıcılarından ambalaj atıklarını satın alıyorlar ve kendileri ayrı toplamış gibi gösterip geri dönüşüm tesislerine satıyorlar.
Yönetimsel açıdan atık toplama sorumluluğunu taşıyan bazı yerel yönetimler, düşük ücretle ve sağlıksız ortamlarda çalışan sokak toplayıcılar sayesinde ambalaj atıkları sorununa hiçbir kaynak ayırmadan ve yatırım yapmadan çözüm bulmaktadırlar.
Topladıkları kağıt, cam, plastik ve metalleri depolarda biriktiren toplayıcılar, ardından malzemeleri kamyonlara yükleyerek dönüştürülmek üzere fabrikalara gönderiyorlar.>>DEVAM EDECEK