ŞEHİR SANA DÖNÜŞÜRKEN

Eski arabaları sevdiğin için sana taştan oyma küçük eski bir araba almıştım.

O gece bankta birlikte otururken canının sıkkın olduğunu anlatınca paketlemeyi beklemeden cebimden çıkartıp verdim sana.

Peçeteye sarılıydı. Açtın baktın. Gözlerini güldürebildim.

Aldığım en güzel hediye demiştin.

Sen benim kim olduğumu hiç merak etmedin.

Ama ben içinde, istediğin yaşamla bağdaşmayan bir merhamet uyandırıyordum.

Böyle yaşaman zordu.

Sana benimle kal kasvetime ortak ol diyemezdim.

İnsan galiba çoğu zaman kendine benzeyenleri değil, imrendiklerini sevme eğiliminde.

Ama imrendiğimiz şeyler hiç bir zaman bizi tanımlamıyor.

Diyebilsem nasıl seviyorum seni derdim.

İçimde bıçaklar dans ediyor.

Sahaflar çarşısında minibüs duraklarında kitap aralarında hem de sen olmadan sevdim seni. İçimde bir yaşamak duygusu uyandırıyorsun.

Beyaz bir yaşamak.

Ama buna inandığımı itiraf edemem.

Belki artık kandıramıyorum kendimi.

Çünkü kendime zerre güvenmiyorum.

Sabahları işe gitmek anlamsız.

Her insanda senin ücralarından bir şeyler bulmak.

İyiyim diyebilmek zor.

Demek zorunda olmak.

Sofralardan kalkmak aniden.

Terleyerek uyanmak.

Sana gitme diyebildiğim rüyaların ardından.

Sürekli azalıyor ama asla bitmiyor.

Ben artık ben olabileceğim yeri unuttum.

Diyebilsem nasıl seviyorum seni derdim.

Görsem tanımam belki.

Ama sen sandığım şey içimde büyüyor.

Bana ait son şeyleri de kemirerek.

Nasıl seviyorum seni?

İçimden keşkeler kalkıyor.

Beni hiç olmadığım biri sanmalarına nasıl izin veriyorsun?

Beni bu korktuğum bakışların içinde yapayalnız bırakıyorsun.

Asla anlaşılamayacağımı fark ettiğim boş bakışlar.

Nasıl seviyorum seni?

Şimdi otobüs duraklarında yüzüm kayboluyor.

Sahaflar çarşısından geçen alelade biriyim.

İçimden kan sızıyor.

Günaydınlar, borç paralar, sıcak ekmek kuyrukları, trafik kavgaları, trambüs telleri, küsmüş insan kokusu, araştırma yolları pürüzlü uzun soğuk, kusura bakmayın geç kaldımlar. Önümüzdeki ay bakarızlar. Hayır ben yeni yedimler.

Yıldızlar. Cebimdeki yıldızlar. Yoklar.

Diyebilsem nasıl sevdim seni derdim.

Bir şehre dönüşmeden önce.

Nasıl sevdim seni. Şehir sana dönüşmeden önce.

İçimde bıçaklar dans ediyor.

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Mehmet Furkan OTLU - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Sonsöz Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Sonsöz Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Sonsöz Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Sonsöz Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket Malatya Büyükşehir Belediye Başkanlığı İçin Kime Oy Vereceksiniz?
Tüm anketler