Baş ağrıları, birçok kişinin yaşam kalitesini düşüren yaygın sağlık sorunlarından biridir.
Acıbadem Hastanesi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Ayşe Sağduyu Kocaman, baş ağrılarının nedenleri, türleri ve tedavi yöntemleri hakkında önemli bilgiler paylaştı. Prof. Dr. Kocaman, baş ağrılarının çoğu zaman stres, uyku düzensizliği ve çevresel faktörlerden kaynaklandığını belirtirken, bazı durumlarda ciddi sağlık sorunlarının belirtisi olabileceğine dikkat çekti.
Baş Ağrısının Türleri ve Nedenleri
Baş ağrısı, çeşitli nedenlerden kaynaklanabilen yaygın bir sağlık sorunudur. Nedenleri kişiden kişiye değişmekle birlikte stres, yorgunluk, susuz kalma, uzun süreli ekran kullanımı, uykusuzluk, sinüs enfeksiyonları, hormonal değişiklikler, kafein tüketimi veya kesilmesi ve açlık gibi birçok yaygın faktör baş ağrılarını tetikleyebilir.
Baş ağrısı nedenleri arasında şunlar yer alır:
- Stres ve anksiyete,
- Uyku düzensizlikleri veya yetersiz uyku,
- Yetersiz sıvı alımı ve susuz kalma,
- Uzun süre ekrana bakmak veya göz yorgunluğu,
- Kafein tüketiminde aşırılık veya ani kafein kesilmesi,
- Hormonal değişiklikler (menstrüasyon, menopoz gibi),
- Kan şekeri düşüklüğü veya düzensiz beslenme,
- Sinüzit veya burun tıkanıklığı,
- Yüksek tansiyon,
- Alkol tüketimi veya sigara kullanımı,
- Çene sıkma veya diş gıcırdatma,
- Bazı ilaçların yan etkileri,
- Migren veya gerilim tipi baş ağrısı gibi kronik durumlar,
- Çevresel faktörler (gürültü, parlak ışık veya hava değişimi),
- Fiziksel travma veya baş yaralanmaları.
Baş ağrısı, nedenine bağlı olarak primer (birincil) ve sekonder (ikincil) olmak üzere iki grupta incelenir. Primer baş ağrısında altta yatan herhangi bir sağlık sorunu bulunmaz; sekonder baş ağrısı ise spesifik sağlık sorunlarından kaynaklanır. Örneğin migren ve gerilim tipi, primer baş ağrısını örnek olarak gösterilebilir. Sinüzit, beyin tümörü veya travma sonrası baş ağrıları ise sekonder baş ağrılarına örnek olabilir gösterilebilir. Bazı baş ağrıları ise hem primer, hem de sekonder olabilir. Örneğin en az üç ay boyunca, ayda 15 veya daha fazla gün ortaya çıkan kronik baş ağrısı hem primer, hem de sekonderdir.
Primer (Birincil) Tür Baş Ağrısı
Primer (birincil) baş ağrısı, altta yatan herhangi bir sağlık sorunu olmaksızın ortaya çıkan baş ağrısı türüdür. Bu baş ağrıları doğrudan başın ve sinir sisteminin kendi yapılarından kaynaklanır ve genellikle tekrarlayıcı özellik gösterir. Primer baş ağrıları arasında gerilim tipi baş ağrısı, migren ve küme baş ağrısı yer alır. Örneğin, gerilim tipi baş ağrısı genellikle başın her iki yanında baskı şeklinde hissedilirken, migren zonklayıcı ağrı ve bulantı ile kendini gösterebilir. Primer baş ağrıları tedavi edilebilir, ancak altta yatan bir hastalık olmadığından doğrudan bir tetikleyiciye bağlı olmaksızın da ortaya çıkabilir.
Primer tip baş ağrıları şunlarla ilişkilidir:
- Migren,
- Gerilim tipi baş ağrısı,
- Küme baş ağrısı,
- Hemicrania continua (sürekli yarım baş ağrısı),
- Hipnik baş ağrısı (uyku baş ağrısı),
- Paroksismal hemikrania,
- Yeni günlük başlayan sürekli baş ağrısı (NDPH).
Sekonder (İkincil) Tür Baş Ağrısı
İkincil (sekonder) baş ağrısı, altta yatan bir sağlık sorununun belirtisi olarak ortaya çıkan baş ağrısı türüdür. Bu tür baş ağrıları, başka bir hastalığa veya duruma bağlı olarak gelişir ve genellikle neden olan sorunun çözülmesiyle birlikte geçer. Sekonder baş ağrılarına örnek olarak sinüzit, kafa travması, beyin tümörü, menenjit, yüksek tansiyon, ilaçların yan etkisi veya dehidrasyon gibi durumlar verilebilir. Örneğin, sinüzit nedeniyle oluşan baş ağrısı genellikle yüz bölgesinde baskı hissi yaratır. Sekonder baş ağrısı, altında yatan sağlık sorununun işareti olabileceğinden, özellikle şiddetli veya sürekli hale gelmesi durumunda tıbbi değerlendirme gerektirir.
Sekonder tip baş ağrıları şunlarla ilişkilidir:
- Sinüzit kaynaklı baş ağrısı,
- Beyin tümörüne bağlı baş ağrısı,
- Beyin kanaması sonucu oluşan baş ağrısı,
- Travma (kafa yaralanması) sonrası baş ağrısı,
- Yüksek tansiyon (hipertansiyon) kaynaklı baş ağrısı,
- Enfeksiyonlara (menenjit gibi) bağlı baş ağrısı,
- İlaç aşırı kullanımına bağlı baş ağrısı (rebound baş ağrısı),
- Temporal arterit (dev hücreli arterit) kaynaklı baş ağrısı,
- Glokom (göz tansiyonu) kaynaklı baş ağrısı,
- Dehidrasyon (susuzluk) nedeniyle oluşan baş ağrısı.
Baş Ağrısı Nasıl Önlenir?
Baş ağrısını önlemek için alınabilecek tedbirler arasında sağlıklı yaşam alışkanlıklarını benimsemek ve baş ağrısını tetikleyebilecek faktörlerden kaçınmak yer alır. Ancak geçmeyen baş ağrısı, altta yatan başka bir sağlık sorununun belirtisi olabileceği için, bu tür durumlarda tıbbi destek alınması gerekir.
Baş ağrısını önlemek için uygulayabileceğiniz yöntemlerden bazıları aşağıdaki gibidir:
- Düzenli uyku alışkanlığı edinmek,
- Yeterli miktarda su içmek ve vücudu susuz bırakmamak,
- Stres yönetimi tekniklerini öğrenmek ve uygulamak,
- Uzun süre ekran karşısında kalmaktan kaçınmak, düzenli aralar vermek,
- Sağlıklı ve dengeli beslenmek, öğün atlamamaya özen göstermek,
- Kafein alımını sınırlamak veya düzenlemek,
- Günlük fiziksel egzersiz yaparak kan dolaşımını artırmak,
- Gürültülü ve ışıklı ortamlardan uzak durmak,
- Uzun süre hareketsiz kalmamaya özen göstermek, doğru duruş pozisyonuna dikkat etmek,
- Baş ağrısını tetikleyici gıdalardan (örneğin, çok işlenmiş gıdalar veya alkol) kaçınmak.
- Migreniniz varsa fazla ışıktan, stresten, gürültüden, keskin kokulardan uzak durun. Işıkları kısın, bilgisayar ekranınızın parlaklığını azaltın. Ayrıca besinleri sert şekilde çiğnemeyin, baş bölgesine baskı yapacak şekilde saç toplamayın.
Ne Zaman Doktora Başvurulmalı?
Prof. Dr. Kocaman, bazı baş ağrılarının tehlikeli olabileceğini ve acil tıbbi müdahale gerektirdiğini ifade etti. "Ani başlayan, şiddetli baş ağrıları, nörolojik semptomlarla (görme kaybı, konuşma bozukluğu) birlikte olduğunda veya yüksek ateş ve boyun sertliği eşlik ettiğinde mutlaka bir nöroloji uzmanına başvurulmalıdır."
Baş ağrılarının ciddiye alınması ve uzman kontrolünde değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Kocaman, doğru tedavi ile yaşam kalitesinin artırılabileceğini söyledi.
Yorum yazarak Sonsöz Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Sonsöz Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Sonsöz Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Sonsöz Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Sonsöz Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Sonsöz Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Sonsöz Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Sonsöz Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.