Cennetten Kovulmak, birbirinin hayatindan tamamen habersiz, birbiriyle ayni kaderi yasayan iki kadin; 24 yasindaki Istanbullu Emine ile 8 yasindaki Muslu Aysenin hikayesini anlati. Asil yikimin kiyametin bir provasi olan savas alaninda degil daha sonra gerçeklestigini, yegâne savas magdurlarinin geride kalan kadinlar ve çocuklar oldugunu vurguladi.
Çogu göç etmek zorunda kalan Kürt isçilerin çalistigi bir insaatta mühendis olan Emine, askerde olan kardesini bir çatismada kaybeder. Emine için Kürt sorunu, sadece televizyonda gördügü ve anlam veremedigi çatismalardan ibaretken kardesinin ölümü ve insaatta karsilastigi bir kaza, Eminenin Kürtlere bakisiyla hayatini degistirir. Emine, bütün geçmisini karsisina alip bir karar vermek zorundadir. Musun bir köyünde, kalabalik bir ailede yasayan 8 yasinda Ayse, televizyondan ve ögretmeninden tanidigi Istanbula büyük bir hayranlik duymaktadir. Ta ki Istanbulda üniversite okuyan agabeyi Mehmetin köye gelisine kadar. Politik bir örgüt mensubu olan Mehmet, köyde korucular tarafindan öldürüldükten sonra Aysenin yasami alt üst olur. Emine ve Ayse, içinde bulunduklari bu görünmez savasta bir taraf olmaya sürüklenir. Birbirlerine göre karsi tarafta olan bu iki kadin, adim adim yalnizlasarak birbirlerinin geçmislerine ve geleceklerine dogru tersine bir yolcuga baslar.
Filmin senarist ve yönetmenligini yapan Ferit Karahan, kazanani olmayan bu savasta hatiralarda en taze olan seyin, ölülerini gömen anneler oldugunu söyledi. Çünkü acilari ilk günkü gibi taze, hiçbir zaman ihtiyarlamiyor. Kapilarda çocuklarini bekleyen annelere çocuklarinin ölüm haberi gelmesin diye kulak kesildigimiz dünyalarimizdan çikip sagirlastigimiz dünyalari duymak zorundayiz. Savasi besleyen, onu çikaranlar degil, bu savasa duyarsiz kalanlardir. Cennetten Kovulmak; 30 yildir süregelen Kürt- Türk çatismasina karsidakinin gözüyle bakiyor. Objektif bir bakisla ve iki tarafa da esit mesafede durarak
Kadrosunda, Ezgi Asaroglu (Emine), Rojin Tekin (Ayse), Jülide Kural (Gülnar), Mirza Metin (Ustabasi Mahmut), Gülistan Acet (Narin), Aziz Çapkurt (Yusuf), Bünyamin Kavrut (Kürsat) ve Alan Ciwanin (Mehmet) yer aldigi filmin yapimciligini FK Film, ortak yapimciligini ise Blue Door Production (Italya) üstlendi.
Çekimleri Istanbulda ve en son Yilmaz Güneyin Aç Kurtlar filmini çektigi Musta gerçeklestirilen Türk-Italyan ortak yapimi Cennetten Kovulmak; 21 aylik post-prodüksiyon sürecinin ardindan galasini gerçeklestirdigi 50inci Uluslararasi Antalya Altin Portakal Film Festivalinde En Iyi Film, En Iyi Yardimci Kadin Oyuncu ve Jüri Özel Ödüllerinin sahibi oldu.
CENNETTEN KOVULMAK
2000li yillarin basi Türkiye... Birinci gündem maddesi; çöken ekonomi... Çogunlugun, savasin bittigini düsündügü bir dönemde, savasin etkileri devam etmektedir. Emine, bir insaatta elektrik mühendisi olarak çalismaya baslar. Tam bu sirada askerde olan kardesi bir çatismada yasamini yitirir.
Bittigi söylenen savasin devam ettigi Musun küçük bir köyünde, kalabalik ailesiyle yasayan Ayse neseli bir kizdir. Sehirli olan her seye hayran olan Ayse, bir Istanbul meraklisidir. Kamyonculuk yapan babasindan en büyük istegi, kendisini Istanbula götürmesidir. Ayse, Istanbulda okuyan abisinden sürekli Istanbula dair bir seyler ister. Kardesinin acisi devam ederken Emine, ise dönüp günlük hayata adapte olmaya çalismaktadir. Hiç alisik olmadigi insaat ortaminda isini ögrenirken, ayni zamanda kendini o güne kadar sahit olmadigi bir sosyal yapi içinde bulur. On alti yasinda, insaatta kaçak olarak çalisan Kürsat, hayatinda ilk kez bir kadini otorite olarak görmesinden ve hiç tanik olmadigi bir kadin tipi olan Emineden etkilenir. Savas kosullarinin yoksullastirdigi bölgeden ailesine yardim etmek için Istanbula gelen Kürsat, çaliskan bir isçidir. Talihsiz bir is kazasi sonucu ölümü sonrasi, Kürsatin ortada kalan cesedinin yasal islemlerini Emine üstlenir. Baskilar nedeni ile çocuklarini kaybeden Aysenin ailesi, ellerinde kalan tek çocuklari Ayseyi kaybetmemek için Istanbula tasinir. Ayse hayalini kurdugu Istanbula, ailesi ise gelecegi belli olmayan bir sehre gitmektedir. Emine, vicdanin sesini dinleyip Kürsatin cesedini memleketine kendisi götürmek için yola çikar. Emine ve Aysenin birbirlerinin geçmislerine ve geleceklerine, tersine bir yolculuklari baslar.