Yazın geçmişimizde yayınladığımız "Kelebek Etkisi" isimli köşe yazımın üstünden on ay geçti.
Ve yazımda Suriye’nin geleceği ile ilgili öngördüğüm gelecek beklentisi Esad rejiminin düşmesi ile gerçekleşti. Tarih Suriye merkezli gerçekleşen birçok kalkışmaya tanık oldu. Son kalkışmada nihayet son buldu.
Suriye merkezli Arap Alevilerinin tarih boyunca tek ve gerçek bir amacı vardı. O da Akdeniz kıyısı boyunca tüm Kenan kıyılarını içine alacak Anadolu ve Mezopotamya’daki Alevileri Şam’ın başkent olduğu bir Alevi devleti çatısı altında toplamaktı.
Tabi oturduğu yerden insanoğlu her türlü planı kurar ancak iş sahada fiiliyata gelince işler öyle planladığı gibi kolay olmaz. Milyonlarca Sünni Müslümanı!
Türk, Kürt, Arap!
Bunca farklı itikat ve etnik kökene mensup insanlara rağmen öyle kolayca burada bir şey yapılamaz.
Bunun için önce küresel bir müdahaleyi çekmek için kışkırtmalar yaptılar. Hristiyan köy ve kasabalarına gidip Ali birdir, Ali tektir, Ali’den başka ilah yoktur deyip tekbir getirerek sayısını yalnız Allah’ın bildiği kadar Hristiyan’ı katlettiler.
Öyle ki bu cinayetler ayyuka çıkıp Hristiyan âleminde topyekûn bir infiale neden olmuştu. Ve bu cinayetleri durdurmak için Hristiyan Katolik Papaları Haçlı seferleri için çağrı yapmıştı.
Ve böylelikle haç ve hilal savaşları başlamıştı. Suriye Alevilerinin nihayetinde istediği de zaten bir dış müdahaleydi. Hristiyanlar buraları ele geçirirlerse kendilerini farklı görüp onlara toprak, silah vereceklerdi.
Onlarda bu imkanlar ile devletlerini kuracaklardı. Ayrıca Hristiyanlardaki teslis inancı olan baba, oğul, kutsal ruh üçlemesiyle Alevilerdeki Allah, Muhammed, Ali üçlemesi iki tarafında üçlü birlik inancında uzlaşmasına sebep olacak ve böylelikle Sünnileri kabul etmeyen Hristiyanlar Alevi itikadını benimseyecekti.
Kürt önder Selahattin Eyyubi Alevilerin bu planını bildiği için Alevilerin bir haçlı seferine daha sebep olmamaları adına Suriye’de Alevilerin üzerine yürümüş ve bu harekât kanlı bir şekilde sonuçlanmıştı. Yenilgi yüzü görmemiş komutan Alevilere galip gelmişti. Bir başka kalkışma Yavuz Sultan Selim döneminde yaşanmıştı. Alevilerin Safevi hükümdarı Şah İsmail ile birlikte Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da Şii propagandası yapmaları, sürekli olarak Müslüman Arapları, Kürtleri, Türk Osmanlıya karşı kışkırtmaları sebebiyle Sarı Selim Çaldıran galibiyetinden sonra Suriye üzerine yürümüş ve kanlı bir tablo yaşanmıştı.
Bu harekâttan sonra Aleviler Sarı Selimi Alevi katliamı ile suçlamışlardır.
Tarihçi İlber Ortaylı Fatih Altaylı ile yaptığı bir programda açılan bir Osmanlı devlet arşivinde II. Abdülhamit döneminde yaşan Alevi isyanlarının Ermeni isyanlarının gölgesinde kaldığını söyledi.
Plan tekrar aynıydı. Emperyal güçleri Osmanlıya müdahale etmeye ikna ve teşvik etmek. Bu sebeple önce Ermeni masumları öldürmeye başladılar.
Kendilerini korumak isteyen Ermeniler çeteleşince bu defa da devlete gidip Ermeniler bizi öldürecek bize kendimizi savunmak için silah verin dediler.
Ve devletten silah almayı başardılar. Bu insanların içinde meşhur Dersimli Rıza vardı. II.Abdülhamit bu planı bildiği için Sünni nüfusu Alevi ve Ermeni çetelerden korumak için Hamidiye alaylarını kurdu.
Bediüzzaman o zamanlarda bu alaylarda bir komutandı. Ve bu olayları Risale-i Nur isimli külliyatta ki tarihçeyi hayat isimli kitapta anlatmaktadır. Burada çoğunluk durumuna gelmek için yaptıkları plan kısmen de olsa Ermeni tehciri ile gerçekleşti. Ancak nüfusları Sünniler kadar artmadığı için amaçları gerçekleşemedi.
Cumhuriyetin kuruluşunda bölge bir kalkışma daha yaşadı. Daha önceden devletten Ermeniler ile mücadele etmek için silah alan Dersimli Rıza bir birleşik Alevi federasyonu kurmak için ayaklandı.
Cumhuriyet yeni doğuyordu. Şöyle düşünmüştü Dersimli Rıza; Şimdi Yunan ile savaş vardı. İngiliz ile mücadele ediliyordu. Bu kadar işin içinde birde bizimle uğraşamazlar.
Efendiler bugün bir Alevi devletini kurduk kurduk kuramadık bir daha asla kuramayız. Böyle düşünmüştü Dersimli Rıza!
Malatya, Sivas, Kahramanmaraş, Hatay Tokat, Yozgat, Erzincan, Tunceli bu illerde Tunceli hariç Sünni çoğunlukta olduğu ancak Alevilerin yaşadığı Şehirlerdi.
Plan şöyleydi; Hatay’dan aşağı Suriye’ye İngiliz ve Fransız birliklerinden silah, mühimmat, para desteği al.
Bunlar oldu mu savaşacak adam her şekilde olacaktı. Türkiye’nin ortasından Şama kadar bir hat!
Sonrasında Türk, Kürt, Arap Alevilerinden oluşan üç federe bölgeden bütünleşik bir Alevi devleti!
Vesselam...