Daha kendi vatanımızdaki evlatlara, masum yavrucaklara merhametimiz yok. Kalbimiz o kadar köreldi ki daha hiçbir şey bizi adam edemez. Biz iflah olmayacağız. Yaşanan hiçbir şeyden ders falan da çıkarmıyoruz...
Daha 8 yaşında Diyarbakır’da bir gölette bir çuvala konulmuş cansız bedeni bulunan Narin’i bile koruyamadık. Nerede kaldı Gazze’deki çocukları koruyalım...
O kadar vicdansız ve merhametsiz bir toplum olduk ki, etrafımızda yanan ateşi göremiyoruz, her şeyi gözlerimizi kapatmışız, kulaklarımız etraftaki çığlıkları dahi duymaz hale gelmiş...
Bir insan küçücük bir masum yavruyu neden öldürüp bir çuvala koyup gölete atar ki, biz bu kadar zalim, bu kadar vicdansız, bu kadar merhametsiz bir toplum mu olduk?
Yaşanan acıya kulak tıkılmaz, ağır kelam edilmez ama suskun da kalınmaz. Aynı acının kendi ocağımızda tutuştuğunu kimse görmek istemez. Hele ki Narin’in ailesini düşünemiyorum bile. Onların acıları arşı alâya ulaşır...
Dünya çok ama çok fazla kirlendi. Ve bu dünyayı insan olarak kirleten, darmadağın eden, her şeyi alt üst eden, yakıp yıkan biziz. Kendi elimizde dünyamızı yaşanmaz bir hale getirdik...
Böyle bir dünyada yaşamak da hayatta kalmak da zor. Bırakın kendimizi çocuklarımızı, ailemizi dahi koruyacak güçte değiliz. Çünkü biz istesek de istemesek de çocuklarımız bu kirli dünyanın içinde büyüyüp yaşamak zorundalar...
Ne kendi vatanımızdaki, ne de mazlum topraklardaki masum çocukların ölmelerine, katledilmelerine razı olamayız. Sessiz kalamayız, öylece yerimizde oturup birilerinin masum çocuklarımızı elimizden almasına razı olamayız...
En azından kendi vatanımızda masum çocuklarımıza dokunan elleri kırabilir, idam edilmelerine imkan sağlayabiliriz. Bunu da devletimiz yapmalı. Sorumluluk onların. Hiç değilse yavrularını kaybeden anne babaların yüreği bir nebze de olsa soğur...
Dışardaki masum çocuklara gelince, aynı çocukların kendi çocuklarımız olduğunu düşünerek ayağa kalkmalı ve gür sesimizi dünyaya duyurabilmeliyiz...
Bizler asla “onları düşünen varsa eline silah alsın, gidip savaşsın, Araplar için hiçbir şey yapmayacağız” diyen o zalim ve merhametsiz insanlar topluluğundan değiliz...
Rabbini seven, dinine bağlı, vatanını seven, dindaşlarını düşünen, merhametli, vefakar ve inançlı bir Müslüman olarak diyorum ki, zalimler için yaşasın cehennem...
Elbette bir gün o öldürülen masum çocuklara neden öldürüldünüz diye sorulacak. Bizler bunun cevabını verebilecek bir durumda olur muyuz bilemiyorum...