Kazanmadan harcarlar. Emek vererek, alın teri dökerek kazanmadıkları paraları harcarken daha titiz ve daha temkinli olmazlar. Uygunsuz yöntemlerle, etik dışı işler yaparak elde ettikleri haksız kazançları kendileri için harcalarken satın aldıkları malın sadece kalitesine önem verirler.
Üretmeden tüketirler, harcadıkları paralar alın teri dökmeden havadan geldiği için, eğlenirken, alışveriş yaparken fiyata önem vermezler. Başkalarının sırtından geçinen, beslenen ve sayıları her geçen gün artan ve ilişkilerinin olduğu kişileri her konuda sömürürler.
Başkalarının suyuyla değirmenlerini döndürürler, sırtlarından geçinirler. Kısa dönemde rahatlık ve mutluluk getiren bu davranışlar uzun dönemde yıkıcı ve üzücü günlerin yaşamalarına sebep olurlar. Bir baltaya sap olamayan ve hala ana, baba parasıyla yaşamayı severler.
Yaşamlarını gönüllerine göre sürdürmek için, başkalarının sofrasına istenmeden rahatsız ve huzursuz edecek şekilde ortak olurlar, yemeklerinden yerler, konumlarından faydalanırlar. Bu davranışlarını bunaltacak şekilde devam ettirirler.
Zevkleri, keyifleri ve nefisleri için kendilerini, ailelerini ve toplumu ihmal ederler. Toplumun kabul etmediği sigara, alkol, uyuşturucu, kumar ve teknoloji bağımlılığı ve insanlığı kuşatan belli başlı tüm kötü ve zararlı alışkanlıklarla yaşayarak etraflarından zarar verirler.
Eğlenmek için yeni lüks yerler keşfederler. Vicdan, ahlak ve erdem sahibi olmadan yaşayan bu tipler, yaptıkları eğlencelerin sonunda kendilerine ve çevresine zarar verdiklerini düşünmezler, önce doğal olmayan mutlulukları yaşarlar, sonra da pişman olarak gezerler.
Varlarını yoklarını sorumsuzca zevk ve eğlenceye harcarlar. Yaşadıkları anın tadını çıkarmak için, başkalarının acısını, mutsuz yaşama sebeplerini ve davranışlarının herhangi bir olumsuz sonucu düşünmeden ve hiçbir sınır tanımadan eğlenirler.
Ciddi olmayan insanlardır. “Millet ne der?”, “başkaları ne düşünür?”, gibi düşünmeden günlerini kendi istek ve arzularına göre geçirmenin hesabını yaparlar. Tembel ve rahatlarına düşkün olan bu tipler, çevresindekilerin de kendilerine uyarak sazlı sözlü eğlenmelerini isterler.
Kafaları rahattır, hep yarınlarının hoş geçmesi için plan yaparlar. Yaptıklarının sonucunu düşünmeden, ölçüsüz ve kontrolsüz davranışlarla ruh ve beden sağlıklarını bozarlar. Aşırı ve yersiz harcamalara üç günlük ömürlerini bir günde yiyerek, içerek bitirirler.
Eleştirilmekten hoşlanmazlar, sürekli onaylanmaktan ve alkışlanmaktan hoşlanırlar. Eksik ve yanlış yanlarını görmezler ve düzeltmek için çaba harcamazlar. Canlarını yaka yaka, gururlarını yıka yıka dünya umurlarında olmadan kendilerine önem vererek gezerler, tozarlar ve eğlenirler.
Bencildirler, hür yaşamayı severler. Kendi sınırlarını çizerken kural tanımalar ve kimsenin hak ve özgürlüklerini dikkate almazlar. Kendi zevkleri için başkalarının haklarını hiçe sayarlar, toplumun rahatsız olacağı davranışları sergilerler.
Dünlerini satan bu tipler, yarın nefsinin isteklerine göre eğlenmek için yer ararlar. İnsanların aklıyla dalga geçerler. Bunun için de hem kendilerine, hem de başkalarına zarar verirler. Gönüllerinin istediği şekilde eğlenirler, insanlarla ve toplumla sağlıklı bir ilişki de yürütemezler.
Ellerine geçen malları ve kazançları gezmek, gülmek, eğlenmek, günlerini gün etmek için yerler, içerler. Zamanlarını, kazançlarını hesapsızca ve boş yere harcamanın bedelini yaşlandıklarında, çekeceklerini ve başlarına gelecekleri düşünmezler.