Cahildirler, liyakatli ve ehliyetli olmadıkları halde görev ve sorumluluk isterler. Açık ve dürüst olmayan bu tipler ikiyüzlülükleri ortaya çıktığında, farklı kişilere farklı konuştukları anlaşıldığında bundan hiç rahatsız olmadıkları gibi ne utanırlar, sıkılırlar, ne de özür dilerler.
Hadlerini aşanlar, cesaretli cahillerdir. Bilgiden yana eksikliklerinin olmadığını düşündükleri için, ölçüsüz ve yanlış davranışlarda bulunurlar. Söyledikleri yanlış sözlerle ve aldıkları yanlış kararlarla mesleklerinde yükselmelerinin de saygın olmalarının da önünü keserler.
Hadlerini aşanlar, dedikodu yapmaktan, haksızlıktan ve ithamdan uzak durmazlar. Kendilerini var olduklarından daha büyük, değerli ve saygın olarak görürler. Sahip oldukları gücün hep daha fazlasına sahip olmak için karşısındakilere köle muamelesi yaparlar. Önce kendilerine, daha sonra çevrelerine saygı göstermezler.
Hadlerini aşanlar, bilmedikleri konuda susmazlar. Kendilerinden başka herkesi yok sayan ve başkalarının başarılı olmasını istemeyen saygısız ve düşüncesiz kimselerdir. Bu kişiler, işlerinde, güçlerinde söz ve davranışlarında ölçüyü kaçırırlar. Boylarından büyük işlere girişirler ve çok ileriye giderler.
Hadlerini aşanlar, aşırı hırslı ve doyumsuz olan kimselerdir. Hırsları ve doyumsuzlukları yüzünden beden ve gönülleri yıkılmış olan bu kimseler, işlerini güzel, ilgi çeken, düzgün yapan ve iyi hizmetleri üretenler en yakınları bile olsa onlarla rekabete girişirler.
Hadlerini aşanlar, kendilerini çok yüksekte görürler, karşısındaki insanların en küçük bir kusurunu gördüklerinde bunları büyütüp dillendirmekten zevk alırlar. Başka insanlar tarafından sevilmeyen böyle kimselerden herkes uzak durur ve bu kimselerle görüşmek istemezler.
Hadlerini aşanlar, her zaman kendilerinin üstün, haklı, farklı, bilgili ve tecrübeli görürler. Kendilerinden yana tavır alırlar. Haksız olduklarını anlasalar bile lafı evirip çevirip haksız olduklarını kabullenmek istemezler. Yapılan iyi şeyleri bozarlar, işe yaramaz, kullanılmaz duruma getirirler.
Hadlerini aşanlar, Seviyelerini korumaları gereken bir ortamda seviyesiz davranışlar yaparlar. Zorluklara katlanmazlar, kendi yaşamlarını sorgulamadan yaşadıkları için başkalarını sorgularlar. Kendilerini ilgilendirmeyen ve üzerlerine vazife olmayan şeylere karışmayı severler.
Hadlerini aşanlar, söz ve hareketlerinde taşkınlık ve aşırıya kaçarlar, ölçüsüz ve dengesizdirler. Hiç bir şeye olumlu yaklaşmazlar. Olumsuz zihniyette oldukları için, her şeye kötü yönden bakarlar. İşlerini iyi bilen, işlerine gönül vermiş doğru kimselere, işleri konusunda yol göstermeyi severler.
Hadlerini aşanlar, özgüvenleri düşük olan ve yoldan kolayca çıkan, başkalarının hayatlarına müdahale eden insanlardır. Boş işlerle uğraşan bu insanlar haklarına razı olmadan hileli ve yalanlı yaşarlar. Bunlar içlerinde ki binlerce art niyet duygularını gizlerler ve başkalarını haklarını kolayca, düşünmeden yerler.
Hadlerini aşanlar, paraları ve makamları ile adam olduklarını zanneden, toplum tarafından sevilmeyen ve dışlanan, alçak güzel huylu olmayan insanlardır. Kalplerinde merhamet, sevgi, şefkat ve anlayış gibi güzel değerlerle yaşamaya önem vermezler.
Hal hatır sormazlar, iyiliği çoğaltmak için çalışmazlar. Gördüğü kusur ve ayıpları söylenmeyecek yerde söylerler.