Nişan almadan ateş ederler. Bilgili ve donanımlı olmadıkları için, sözlerinin karşı tarafı incitip incitmeyeceğini düşünmezler ve doğru ve kesin bilgilerle konuşmak yerine, akıllarının estiği gibi konuşurlar.
Cahil, çıkarcı ve bencildirler, bunun için de yapıcı, birleştirici ve barışçı dil ile konuşmazlar. Kırmadan, ötekileştirmeden, güler yüz ve tatlı dil ile konuşmayı beceremezler. Konuşmalarıyla, değer yargılarını ve inançları zedelerler. İnsanların duygularını incitmekten kaçınmazlar.
Söyleyecekleri sözlerini yüreklerinde süzüp tartmazlar, mantık süzgecinden geçirmezler akıllarını devre dışı bırakarak bilimsel dayanaklardan yoksun olarak, basit ve yüzeysel düşünme yapısına sahip oldukları için de, “bin düşünüp bir konuşmazlar.”
Neyi nerede nasıl konuşacaklarını bilmeyenler, insanların toplumsal dayanışmasına, toplumun kurum ve kuruluşlarıyla ortak değerlerde birleşmesine ve birlikte hareket etmesine engel olurlar. İnsanların yardımlaşma ve dayanışma ile iyi yaşamasını sonlandırırlar.
Konuşmadan önce düşünmezler. Çok basit bir konuyu bile söylediklerim doğrumu yanlış mı diye düşünmeden konunun özüne uygun olmayan sözlerle karşısındakilerin fikirlerine saygı göstermeden, kendilerini öne çıkarmak için konuşurlar.
Bu insanlar, kendilerini başkalarından üstün görürler, En son söyleyeceklerini, en baştan söylerler. Sözlerinin nereye gittiğini, kime dokunacağını, nereye varacağını düşünmezler ve davranışlarına dikkat etmeden karşısındakileri aşağılayarak saygısızca konuşurlar.
Zayıf karakterli, nezaketsiz ve kabadırlar. Ellerinde dev aynasıyla dolaşırlar, güçlü gözükmek için tüm ilişkilerinde içinde bilgi olmayan sözlerle, kendi bilgi ve kültürlerinin üstünlüğünü ortaya çıkarmak için her konuda her yerde konuşurlar.
Merhametsizdirler, karşısındaki insanların “dünyayı aydınlatan” kalplerini kırmaktan çekinmezler. Geniş düşünemezler, düşünceleri ve tavırları basit ve sabit fikirlidirler ve hep kendilerini haklı görürler. Sabit fikirlidirler, hep ben bilirim deyip, başkalarının fikirlerini hiçe sayarlar.
"Çok söz söylerler, söyledikleriyle düğüme düğüm eklerler." Bilgisinin olmadığı konularda sözlerine dikkat etmeden konuştukları için, yaşam kalitesini bozan sözlerle lüzumlu, lüzumsuz konuşurlar. Bu nedenlerle de insanlar arasında sağlıklı ilişkilerin kurulmasına engel olurlar.
Okumayı sevmezler, okumadıkları için de bilgisiz, akılsız, kültürsüz ve eğitimsizdirler, bilgilerinin olmadığı konularda, dedi kodular üretirler, boş ve fayda vermeyen konuşmalarla da zaman öldürürler. Etkili ve mantıklı konuşamazlar.
Cahildirler, ruha iyi gelen güzel sözler söylemezler. Az ve öz konuşma yerine karşısındakilerin vaktini çalan, sıkan ve üzen, yaşamı, zamanı, sevgiyi, saygıyı ve en çok da iyi niyeti yok eden kelimelerle, düşüncelerle konuşurlar.