Sakın bana kimse depremlerden dolayı yollarımızın bozuk olduğundan dem vurmasın.

Bu şehrin yolları bozuk…

Şehrimiz hala bir şantiye alanı.

Balçık ve çamur içerisindeyiz.

Sokakta geçilmez çivi ve demirlerden dolayı araç kullananların ya tekeri patlıyor, ya biri sürtmüş/ vurmuş ya da başka bir arızadan dolayı her gün sanayide…

Hele çevre yolumuz…

Sözde doğu ile batıyı birbirine bağlayan ve 16 şehrin geçiş güzergâhı konumunda olan bu şehrin çevre yolu…

Bu şehrin çevre yolu böyle olmamalıydı

Bu şehrin çevre yolu bir köstebek yuvasına dönmüş…

Eskilerde böbrek taşı olanlar traktör römorklarına bindirilerek yollarda gezdirirlerdi ki taşı düşsün.

İşte çevre yolumuz tam da bu işe uygun, bu yoldan geçen sürücünün canı çıkıyor hele bir de aracı ikinci else; işte o vakit gör böbrek taşlarını nasıl düşürüyor…

Şahsen ben her bu yoldan geçtiğimde bir seans (… ) ederim.

Evet, nokta nokta; kim nasıl doldurursa doldursun noktalı yerleri.

İsteyen istediği şekilde doldurabilir.

Örneğin ben dualar ederek dolduruyorum(!)

Olur ki asfaltı yer yer kalkmış, çukurlar oluşmuş bu yoldan geçerken direksiyon ellinden hoplayıp araç kontrolünden çıktığından canı sıkılıyorsa sürücünün o vakit noktalı yerleri başka şeylerle de doldurabilir…

Peki, bu yolun sorumlusu kim?

İnan ben bilmiyorum.

Eskide karayolları yapardı, şimdi büyükşehir olduğumuz için kim sorumlu kim yapar bilmem.

Bildiğim bir tek şey var ki, acilen bu yolun ve diğer yollarımızın yapılması gerekiyor.

Hem bak seçimler de geldi.

Yarın oy için halkın kapısını çalacaksınız.

Hangi yüzle!

Hangi yüz ve hangi icraatınızla?

Şehrimizin sorunu yalnız bu mu?

Elbette ki değil…

Bugün bu sorun aklıma geldi/daha doğrusu hastaneye giderken, sanki bir köy yolundan geçiyormuşum gibi aracım “zangir-zingir” ede ede yoldan geçerken aklıma geldi de köşeme taşıyayım, dedim.

Bu şehir; başına yeminler ettiğimiz bu şehir, kelimenin tam anlamıyla yetim, yetim ve öksüzdür!

Depremlerden sonra da tamamen “şehrul harap” oldu.

Hani gündemde yerel seçimler var ya, işte tam da zamanı…

Kim bu şehri yeniden ayağa kaldıracak?

Heeyy vatandaş!

Sen kimi düşünüyorsun?

Ve heeey büyük partilerin aday adayları!

Yüreğiniz yetiyor mu bu şehri tekrar ayağa kaldırmaya.

Hanginiz bu çaptasınız?

Hanginiz bu şehrin derdiyle derleneceksiniz?

Ve kim bu işe uygun.

Kimin daha çok bu konularda bilgi ve tecrübeleri var.

Kimin belediyecilikte tam takım donanımı var?

İşte o kimse, o gelsin.

Valilik binası olmayan, milli eğitim binası olmayan, adliye binası olmayan  (burada isimlerini saymaya kalkışsam sayfa yetmez, dolayısıyla ismini saymaya gerek duymadığım) ancak kısaca, özetle hiç bir resmi binası bulunmayan bu şehri yeniden inşa edecek kimse o gelsin, o seçilsin…

İmdi: Bir de yapılmakta olan bir çevre yolumuz vardı…

Sahi bu yol ne zaman bitecek?

Bizler de görebilecek miyiz bu yolun bir gün bittiğini…