YA BİR YOL BULUN, YA DA YOLDAN ÇIKIN..
Bilmiyorum.
Bu söz böyle miydi?
Eğer değilse de affınıza sığınıyorum.
Gençlerin elinden tutan, onlara yol gösteren, yol açan hatta bazen yol olan insanlara hayranım.
Malumunuz seçim dönemindeyiz.
Ki bundan aylar önce bizler bir “FELAKET” yaşadık.
O felakette nice insanımız yitip gitti.
Ama bunlar unutulmuş, herkes kendi derdine düşmüş.
Kimisi seçim derdinde, kimisi geçim derdinde.
Bende küçükte olsa gençlerin derdindeyim.
Bırakın gençler konuşsun, hayallerini anlatsın..
Çünkü onlar çok dolu.
Hayal kurmanın neredeyse mukaddes olduğunu düşünüyorum bazı zamanlarda.
Çünkü her gerçek bir hayalle başlıyor.
İmkânsız denen, olmaz denen, başarılamaz denen her ne varsa eğer birileri de bunu yapmışsa, demek ki yapılacak şeyler, konuşulacak şeyler var demektir.
Çünkü gençler hayal kurmak, kurduğu hayalin peşinden koşmak istiyor.
Ama bazen yalnız hissediyorlar.
Belki de dünyada en büyük yalnızlık anlaşılamamaktır.
Bence uzunca zamandır bu memleketin gençlerinin elinden alınan şey; hayal kurmak.
Ve bizler hayal kurmayı bıraktığımız zamandan beri başkalarının kurduğu hayallerde yaşamaya mecbur olduk.
Onların kurduğu hayaller üzerimize bir beden büyük oldu.
Bizler de bol gelen kıyafetlerin içinde sıska kaldık.
Oysaki kendimize göre kıyafetlerde ne de güzel hayaller kurup dünyalar inşa etmiştik.
Bırakın gençleri, inanın onlara, yollarını açın ya da en azından engel olmayın, bakın görün neler yapacaklar.
DERDİM ŞUDUR Kİ, UMARIM DERMANI DA OLUR..
“BIRAKIN GENÇLER KONUŞSUN, ÖZELLİKLE DEPREM BÖLGESİNDE HAYALLERİ YIKILAN GENÇLER KONUŞSUN”
ONLARIN TÜKENMEK BİLMEZ UMUTLARINI YEŞERTİN.
VESSELAM…