Deprem kahini olarak bilinen Frank Hoogerbeets, Türkiye ve çevresindeki son sismik aktiviteler hakkında yeni bir güncelleme yayınladı. Hoogerbeets, gezegen ve ay hizalanmalarının dünya üzerindeki sismik olaylara etkisini incelediği bu güncellemede, Türkiye'nin doğusunda yaşanan 6.0 büyüklüğündeki depremin, 2020'den bu yana art arda gelen büyük depremlerin bir parçası olduğuna dikkat çekti.

Gezegen ve Ay Geometrileri Etkisi

Hoogerbeets,

"14 ve 15 Ekim tarihlerinde gezegenlerin kritik hizalanmaları gözlemlendi. Bu dönemde büyük bir deprem bekleniyordu; fakat bu beklenen sismik hareket gerçekleşmedi. Ancak 16 Ekim'de, Türkiye'nin doğusunda 6.0 büyüklüğünde bir sarsıntı yaşandı ve bu, bölgedeki sismik riskin ciddi olduğunu ortaya koyuyor" dedi.

Hoogerbeets, 2020'de yaşanan Elazığ depremi (6.8 büyüklüğünde) ve Şubat 2023'te yaşanan Kahramanmaraş depremleri (7.8 ve 7.5 büyüklüğünde) ile bölgedeki sismik stresin arttığını ve bu durumun yeni sarsıntılara zemin hazırladığını ifade etti.

Gezegenler ve Sismik Hareketler Arasındaki Bağlantı

20 Ekim civarında Venüs, Uranüs ve Merkür gibi gezegenlerin belirli hizalanmaları da sismik hareketleri etkileyebilecek diğer etkenlerden biri olarak öne çıkıyor. Hoogerbeets, Jüpiter ve Ay'ın kavuşumunu 23 Ekim'de değerlendirdi ve bu tarihte veya öncesinde güçlü sismik olayların yaşanabileceğini öngördü.

Önümüzdeki Kritik Tarihler

Hoogerbeets, gelecekte yaşanabilecek olası depremler için 24-25 Ekim ve 29 Ekim’i işaret etti. Bu tarihlerde Ay’ın Satürn ve Neptün ile kavuşumda olacağını belirtti. Güçlü sismik aktivitenin bu dönemde meydana gelebileceğine dair uyarıda bulunan Hoogerbeets, kesin bir tarih vermenin zor olduğunu ancak önümüzdeki hafta bazı sarsıntıların mümkün olabileceğini ekledi.

Sismik Riskin Devam Etmesi ve Uyarılar

Son olarak Hoogerbeets, Türkiye’nin Doğu Anadolu Fayı ile Kuzey Anadolu Fayı'na dikkat çekerek, bu bölgelerdeki sismik riskin devam ettiğini ve bu faylarda gelecekteki kırılmaların potansiyel olarak 6 ila 7 büyüklüğünde depremlerle sonuçlanabileceğini belirtti. Hoogerbeets, bölgedeki atmosferik dalgalanmalara da işaret ederek, bu dalgalanmaların yaklaşan sismik hareketler için bir işaret olabileceğini vurguladı.

Türkiye ve çevresinde sismik aktivite riskinin farkında olmanın önemine değinen Hoogerbeets, atmosferik ve gezegen hareketlerinin izlenmeye devam edilmesi gerektiğini belirtti.