Malatya Fayı’nın sismik aktivite açısından düşük profil sergilemesinin ardındaki nedenlere ilişkin önemli bulgular paylaşıldı. Uzmanların yaptığı çalışmalar, bu durumu açıklığa kavuşturuyor ve fayın neden pasif kaldığını gözler önüne seriyor.
Deprem Kayıtları ve Dış Merkez Etkisi
Malatya Fayı üzerinde gerçekleşen depremlerin, özellikle Hekimhan civarındaki sarsıntıların, dış merkez olarak kaydedilmemesi büyük bir etken olarak gösteriliyor. E. Göktan ve D. Kalafat'ın 2023 yılında yaptığı araştırmalar, bu durumu doğruluyor ve fay hattının pasifliğine işaret ediyor.
Fayın Yönü ve Anadolu Bloğu
Malatya Fayı’nın, Anadolu Bloğunun güneybatıya doğru hareket yönüne dik bir açıyla konumlanması, fayın aktif olmamasındaki bir diğer önemli faktör. Bu, fayın üzerinde daha az gerilme birikmesine neden oluyor ve bu da Göktan ve Kalafat’ın çalışmalarında ortaya konulmuş önemli bir detay.
Yanal Yer Değişimi
Fay üzerindeki yersel incelemelere göre, Malatya Fayı’nın yıllık yanal yer değiştirme oranı yalnızca 1 mm civarında. Bu düşük değer, fayın göreceli olarak stabil bir yapıda olduğunu ve büyük depremler üretme potansiyelinin sınırlı olduğunu gösteriyor.
Sismik Kesitler ve Fayın Yapısı
Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) tarafından Malatya merkezinden Akçadağ’a kadar uzanan sismik kesitlerde, Malatya Fayı'nın yüksek açılı ters fay olarak görülmesi, bu hattın neden aktif bir şekilde büyük depremler üretmediğine dair bir başka önemli veri sunuyor.
Tüm bu bulgular, Malatya Fayı'nın pasif kalmasının arkasındaki nedenleri bilimsel olarak açıklıyor ve bölgedeki sismik risklerin daha iyi anlaşılmasına katkı sağlıyor.