Yıkımın olduğu bölgede yaşayan Mahalle sakinlerinin duygularını dile getiren Muhtar Orhan Ünalır, Duygularını şu ifadelerle paylaştı. “Bu gün Mahallemizde 6 şubat depremin izlerini silmek için ilimiz protokolü ile birlikte Askeriye arazisi içinde yer alan seyir tepesindeyiz. Hoca Ahmet Yasevi Mahallesi içinde yapılan Yeşil evler 2000 yılı öncesi ve sonrasında yapılan bloklarımızdan oluşmaktadır. 12 Blok halinde, Malatya’nın Fahri Kayahan’ıydı. Kuzey, Güney, Doğu, Batı yönünde şehre girenler tarafından ilk anda her taraftan görünen sembol binalarımızdı. Bunlar 9 şiddetindeki depreme dayanıklı binalarımızdı. Deprem esnasında bişz de ailemizle birlikte bu binalarda oturduğumuz için 6 Şubat depremini birebir yaşadık. Silmeye çalışıyoruz ama hafızamızdan bir türlü silineceğini sanmıyorum.”
Evlerimizden Burnumuz Kanamadan İndik
Her şeye rağmen binaların dayanaklı olduğunu söyleyen Muhtar Ünalır, yaşadıklarını ve duygularını ise; “Dayanaklılık anlamında bu evlerimizden burnumuz kanamadan indik. Bizim asıl üzüldüğümüz, bu gün burada bir protokol oluşturuluyor. 6-7 aydır bizi kimse ziyaret etmedi. Ne gelip bir derdimizi soran oldu. Bizler içimiz buruk bir şekilde bu binalarımızın yıkılmasını izliyoruz. Devletimiz iş başında. Teşekkür ediyoruz. Bir an önce bu izlerin kalkıp yaralarımızın sarılmasına yardımcı oluyorlar. Teşekkür ederim. Ama gönül isterdi ki yetkililer gelip bizleri daha önceden ziyaret etsinler. 7 ay geçmesine rağmen hiçbir yetkili mahallemize gelip 700 küsur binamız yıkılacak. 11 blok yıkılacak. Kimse gelip de neyiniz var. Neyiniz yok demedi. Durumunuz nedir diye soran olmadı. Bu binalar 90 yıllarda Başkan Mehmet Çerçi döneminde başladı. 2 binli yıllarda yapılmaya devam etti. Öncelikle burada Elit binalar yapıldı. Malatya’nın önde gelen kişileri burada oturuyordu. Depremden sonra artık dayanma gücü kalmadı. Binalarımız oturulacak durumda değil. Yapanlara teşekkür ediyorum. Hiç kimsenin burnu kanamadan indik. Eğer bir yıkım olsaydı 4-5 bin can kaybımız olurdu. Bunun için de Allaha şükür ediyoruz”şeklinde anlattı.